Partita terimi 1500 ve 1600'lerde lavta, tiorba, klavsen ve org gibi solo enstrümanlar için bir müzik türü ifade ediyordu. 1500'lerin ikinci yarısından itibaren terim, bir basso ostinato üzerine birkaç ölçülük bir seri varyasyon için kullanıldı. Basın bu formülü dans geleneğine (Passamezzo, Ciaccone, Passacaglia) ya da bir şiir ya da sonetin satırlarını entone eden bir şan geleneğine (Romanesca, Ruggiero, Follia) aitti. Klavyeli enstrümanlar için partita örnekleri Venedikli Andrea Gabrieli, Claudio Merulo, Napoliten, Sicilyalı, Romalı (Frescobaldi) bestecilerin eserlerinde bulunabilir.
1600'lerin sonuna doğru Kuhnau ve diğer Alman besteciler (hatta Bach) bu terimi, bir seri danstan oluşan bir besteyi belirtmek için, suite'in eş anlamlısı olarak kullandı.
Bach farklı enstrümanlar için 2 partita koleksiyonu yazdı, bunları ayrı olarak kendinden ayrı bölümlere ekledi (mesela koral BWV 767 üzerine farklı partitalar, BWV 768 üzerine farklı partitalar). Klavyeli enstrümanlar için Clavier-übung'un ilk kısmındakilere ek olarak, 1720'de solo keman için sonatlarla birleşen üç partita yazdı.
Bach partitaları şöyle yapılara sahiptir:
- Giriş kısmı, her partita için farklıdır (prelüd, fantasia, sinfonia, üvertür vs)
- Allemanda
- Corrente
- Sarabanda
- Giga
Sarabanda ve Giga arasında "galanterie"yi tanıtır, yani galanti danslarını, musette, bouree ya da minüet gibi.
BWV 1004 (Partita II)
1. Allemanda
Prelüd yok (Corelli ve Fransızlara nazaran başka bir farklılık), doğrudan bir “allemanda” ile başlıyor.
2. Corrente
3. Sarabande
4. Giga
5. Ciaconne
Bazılarına göre en az 5 koralden alıntılar saklayan ostinato bir basın şok edici metamorfik yolculuğu. Ciaconne'un enstrümental aidiyeti aşılır.
Fransız süitlerinin İtalyan yorumu: genellikle Corelli tipi olan partitalar.
Bach onlara İtalyan stiline atıfta bulunarak "partite” diyor, ancak kemanı solo yapıyor. Corelli'nin bazı sonatları, bazı litürjilerde interlüd olarak düşünülmüştür, ancak bunlar kutsal müzik değil, kilise dilinde oda müziğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder